İnternette yayılan videolarda, ışıkların kapanmasıyla birlikte karanlıkta kalmış arıların hemen yere çakıldığı görülüyor. Üstelik arılar, bu ani düşüşü hiç de zarif bir biçimde gerçekleştirmiyor, ışıklar kapanır kapanmaz, hemen duraksayıp kontrolsüzce yere düşüveriyorlar. Peki bunun nedeninin merak ettiğiniz mi, Arılar karanlıkta uçabilir mi? İşte detayları haberimizde açıkladık...
Arılar karanlıkta uçabilir mi?
Çoğu arı türü, yiyecek toplama işlerini gündüz yapar ve gün batımına doğru kovanlarına döner çünkü azalan ışıkta görme yetenekleri sınırlıdır ve bu da onların engellerden kaçınmasını zorlaştırır. Yine de, düşük ışık koşullarında veya tam karanlıkta uçma yeteneğine sahip olan bazı özel arı türleri mevcuttur. Bu türler genellikle tropik bölgelerde evrimleşmiş ve gece uçuşuna uyum sağlamışlardır. Gece uçuşlarının avantajlı olabilmesi için, geceleyin açılan ve nektar sağlayan çiçeklerin bulunması gerekir.
Bu çiçeklerden bazıları, gece açan ayçiçeği ve yasemin gibi çiçeklerdir. Gece uçan arılar için bu durum, gündüzleyin polen ve nektar toplayan diğer böceklerle rekabet etmek zorunda kalmamaları anlamına gelir ve bu da onlara bir avantaj sağlar. Arılar genellikle ışık olmadan uçamazlar çünkü görmeleri ışığa bağlıdır ve karanlıkta navigasyon yapmakta zorlanırlar. Karanlık, onların çevreyi görsel olarak algılamalarını sınırlar, bu da uçuş ve yön bulma kabiliyetlerini olumsuz etkiler.
Yine de, bazı arı türleri zayıf ışık koşullarında, örneğin ay veya yıldız ışığında uçabilirler. Bazı arı kolonileri de, kovan girişlerine yakın alanlarda, arıların karanlıkta kovanlarına dönmelerine yardımcı olan özel bir ışık üretebilir, bu da onların “balıkçı lambası” olarak adlandırılır.
Bal arıları gece ne yapar?
Bal arıları, özellikle gece saatlerinde, genellikle pasif durumdadırlar. Yine de, kraliçe arılar ilkbahar aylarında, günün her saatinde, yoğun bir şekilde yumurtlama faaliyetinde bulunabilirler. Arıların uyuma alışkanlıkları olmamakla birlikte, gece boyunca durgun kalarak enerji tasarrufu yaparlar.
Megalopta cinsi gibi Orta Amerika’nın tropikal ormanlarında yaşayan bazı arı türleri, gece aktif olabilirler. Arı kolonilerini imha etmek gerektiğinde, gece vakti en uygun zaman olarak kabul edilir çünkü arılar bu zaman diliminde genellikle hareketsiz olurlar.
Arı geceleri uyur mu?
Arılar kışın hibernasyon yapmazlar. Soğuk aylarda, arılar kovanın içinde birbirlerine sıkıca sarılarak ve vücut ısılarını toplu halde koruyarak hayatta kalırlar. Bu davranışa “kış kümesi” denir.
Arıların yaşamsal işlevleri için en uygun sıcaklık 33-36 derece) arasındadır. Uçuş için en az (7-8 derece) sıcaklık şarttır. Yiyecek toplamak içinse, sıcaklığın en az (10-14 derece) olması gerekmektedir.
Arılar geceleri görür mü?
Arılar, başlarının üst bölümünde yer alan üç adet nokta göz ve ön bölümünde bulunan iki adet büyük birleşik göz ile görme yetisine sahiptirler. Nokta gözler, arıların yakın mesafeleri görmelerine olanak tanırken, birleşik gözler uzak mesafeleri ve renkleri algılamalarını sağlar.
Gececi arılar karanlıktaçiçekleri nasıl görür?
Arılar, nektar ve polen gibi besin kaynaklarına ulaşmak için çiçeklerin sunduğu görsel ve kimyasal sinyalleri kullanırlar. Bu, onların çiçeklerin formunu, parlaklığını, rengini ve kokusunu algılamalarını sağlar. Geceleyin beslenme imkanları kısıtlı olduğundan, arıların çiçekleri etkin bir şekilde bulmaları beklenir. Gece aktif olan arılar, az ışık koşullarında daha iyi görebilmek için özel görsel adaptasyonlara sahiptirler. Daha büyük göz yapılarına, loş ışıkta daha fazla ışık toplayabilen optik mekanizmalara ve görsel sinyalleri güçlendirerek daha iyi bir görme performansı sağlayan sinirsel düzeneklere sahiptirler.
Çiçek arama davranışlarında ışık yoğunluğu, diğer çevresel faktörlere göre daha belirleyicidir. Ayrıca, gece aktif arılar genellikle gökyüzü ve bitki örtüsünün koyu arka planına karşı yüksek kontrast oluşturan beyaz çiçekleri tercih ederler.
Geceleyin düşük ışık koşullarına görsel olarak uyum sağlamanın yanı sıra, gece tozlayıcıları genellikle ev sahibi bitkileri tespit etmek için çiçeklerin kokularına büyük ölçüde bağımlıdırlar. Gece aktif olan arılar, özellikle geceleri uçucu kimyasallar salgılayarak güçlü kokular oluşturan çiçekleri tercih ederler ve bu çiçeklerin çekiciliğinden etkilenirler.
Mesela, gece arıları, ağırlıklı olarak 2-feniletil alkol ve benzil alkol gibi aromatik bileşikler ile 1-oktanol ve 1-heksanol gibi alifatik bileşikler içeren Campomanesia phaea çiçeklerinin yoğun kokusuna çekilirler. Paullinia cupana bitkisi de, linalool ve (E)-β-osimen gibi terpenoidler ile fenilasetonitril gibi nitrojen içeren bileşikleri içeren bir koku yayarak gece tozlayıcı arıları kendine çeker.
Eldeki veriler, gece arılarının ev sahibi bitkileri bulmada kullandıkları kilit duyusal sinyallerin, çiçek kokularının içerdiği çeşitli ve yoğun bileşikler olduğunu ortaya koymaktadır.
Bal arıları gece ne yapar?
Dünyada 20.000’den fazla arı çeşidi vardır ve bu çeşitler boyut, renk, yaşam şekli ve yeme alışkanlıkları açısından büyük bir çeşitliliğe sahiptir.
Bal arıları, en tanınmış arı türlerinden biridir. Sosyal varlıklar olan bal arıları, kovanlarda toplu halde yaşarlar. Bir kovanda işçi arılar, bir kraliçe arı ve erkek arılar olmak üzere üç tip arı bulunur.
İşçi arılar, kovanın işleyişinden sorumludur. Nektar ve polen toplarlar, petek yaparlar, kovanı temizlerler ve kraliçe arıyı beslerler. İşçi arılar, gün boyu çalışkan bir şekilde görev yaparlar. Gündüz vakitlerinde nektar ve polen toplamak için çiçeklere uçarlar, gece ise kovan içinde dinlenirler.
Kraliçe arı, kovanın merkezidir ve yumurtalarını bırakarak koloninin devamlılığını sağlar. Kovan içindeki en uzun ömürlü arı türü kraliçe arıdır.
Erkek arılar ise yalnızca çiftleşme amacı güderler. Kraliçe arı ile çiftleşirler ve yeni nesil arıların doğmasına katkıda bulunurlar. Çiftleşme görevlerini tamamladıktan sonra hayatları sona erer.
