İl binasında gerçekleşen açıklamada Gelecek Partisi Şehzadeler İlçe Başkanı Hüseyin Murdan ve Yunusemre İlçe Başkanı Cihan Geçmiş yer aldı. Başkan Artar, özellikle küçük kızı çocuğu Narin’in vahşice katledilmesine sert tepki göstererek, “Toplum bozuldu, millet olarak çürüyoruz” dedi.
Başkan Artar, “Bir ajans İsrail’in işgali altındaki Doğu Kudüs’te Filistinlilere karşı oynadığı demografi oyununu ele aldı. Kendi topraklarında yaşayan Filistinlerin topraklarını gönüllü olarak terk etmesi için zorlayıcı bir ortamın dayatılması demografinin ters yüz edilmesi sonucunu doğurduğunu dile getirdi.
Filistin’de yaşanan demografi oyunda dört adımdan birincisi yıkımdı. Her ne hikmetse nüfusu değiştirilen ülkemizde büyük bir deprem yani yıkım oldu. Yıkıma bağlı olarak bu illerde hayatta kalanların büyük bir bölümü yurdun dört bir yanına dağıldı.
Hem zorunlu göç edenlerin hem yıkık dökük barakalarda yaşayanların toprakların bir kısmı rezerv alan ilan edilecek tapuları ellerinden alındı. Boşaltılan yerlere AB- Japonya destekli projeler ile Suriyelere toprak dağıtılmaya başlandı.
Türkiye işgali anlamda işgal edilmezse de İsrail’in Filistinlilere uyguladığı gibi 4 aşamalı demografi oyunu oynanıyor. Bu bir örtülü işgaldir, istiladır, örtü kaldırıldığında artık bir vatanımızın olmadığı geçeği ile karşı karşıya kalabiliriz” dedi.
Teğmenlerin yemin töreninde kılıç çekmesi olayına değinen Artar, “Ensar-Muhacir edebiyatı ile halkın algısıyla oynandı. Yetmedi Malazgirt Zaferine Araplarda dahil edildi.
Bu da yetmemiş olacak ki mezuniyet törenlerinde kılıç çeken teğmenler düşman askeri potasına konularak kılıcı kimin için çekiyorsunuz dendi. Yetmedi Türklükle ilgili tüm değerler ırkçılık olarak yorumlanırken Anayasa’daki Türklük maddesinin kaldırılacağı zaman zaman açıklanırken milleti millet yapan tek değerin din olduğu savunulmaya başlandı.
Aysa gerçekte olan şudur, mızrakların ucuna Kur’an sayfaları takan Muaviye ordusunun Hz. Ali ordusunu şaşırtarak kılıçtan geçirmesi gibi Türk milletine kılıç çeken Diyanet İşleri Başkanın minberde kılıçla resim yapmasıdır.
Teğmenler kılıcı ne Türk milletine ne de Türk demokrasisine çekmemiştir, Türkiye Cumhuriyeti düşmanlarına çekmiştir. Teğmenler hakkında yapılan soruşturmanın anlamı M. Kemal’in Atatürk’ün Trük ordusunda yeri yoktur. Diyanet İşleri Başkanının çektiği kılıç ve Atatürk’e okuduğu lanet gerçekte kimleri düşman gördüklerinin bariz örneğidir” dedi.
Geçtiğimiz günlerde öldürülen küçük çocuk Narin ile ilgili olarak Artar, “Kızımız yavrumuz Narin’in katledilmesi cezai işlemlerle kapatılacak bir mevzu değildir. Yapısal sorunlarımız ve toplum olarak geçirdiğimiz cinnetin fotoğrafıdır. Aile kurumunu çökerttiler. Toplum bozuldu, millet olarak çürüyoruz” diye konuştu.
Ülkemizin geleceği olan gençlerin yurt dışına göç ettiğine dikkat çeken Başkan Artar, “Gençlerimiz ülkede kalmak istemiyor. Gelecek görmüyorlar. Bizi çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkaracak beyin gücümüzü beyin göçüyle yabancı ülkelere ikram ediyoruz. Ne idüğü belirsiz milyonlarca insana ülkemizin kapılarını ardına kadar açıyoruz” diyerek tepki gösterdi.
Geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanının ‘Dünyanın en büyük adalet sarayını yapmakla’ övünmesine tepki gösteren Aktar, “Dünyanın en büyük Adalet Sarayı yapmakla övünç duyarken aslında ne kadar adaletsiz bir ülke olduğumuzu itiraf ediyorlar. Büyük Adalet Sarayları büyük suçların olduğu yer anlamına gelir.
Her şeyin büyüğüne hevesli görgüsüz bir zihniyet hani kültürden beslenmektedir merak ediyorum. Adalet ve saray kelimesi yanı yana nasıl gelebilir” diye konuştu.
