Gediz ovasında üzüm hasadı devam ederken yağmur sonrası 18 liradan 7 liraya kadar düşen ıskarta üzüm fiyatlarına Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde tepki gösterildi.
İlçeye bağlı Dadağlı Mahallesi’nde yapılan protestoya CHP Manisa Milletvekilleri Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Bekir Başevirgen, Sarıgöl Belediye Başkanı Tahsin Akdeniz ile Ziraat Odası ve siyasi partilerden de destek geldi. Üreticilerinde katıldığı protesto da heyecanlandıran açıklamalarda olurken, bazı görüntüler eleştirilerinde odak merkezi haline geldi.
Konunun detayına girmeden önce, bu tür bir protestolarının daha merkezi bir yerde yapılmasının daha uygun olacağını belirtmek istiyorum. Çünkü bazı katılımcılarında ifade ettiği gibi uzaklıktan dolayı protestoya beklenenden daha az bir katılımın olması bu tespitin ne kadar yerinde olduğunun göstergesidir.
Protestoya gelecek olursak, konuşan katılımcılar, ıskarta üzüm fiyatlarının neden bu duruma düştüğünü hükümetin bu konuda neler yaptığını ve yapması gerektiğini tek tek anlattı. Hükümet kanadından hiçbir temsilcinin katılmadığı eyleme muhalefet partilerinin de temsilcileri destek verdi.
Protestoya damga vuran ifadeler ise Sarıgöl Belediye Başkanı Tahsin Akdeniz’den geldi. Akdeniz’in ‘’60 dönüm yer hazır gelin sağcı solcu demeden birlik olalım suma fabrikası kuralım’’ çıkışı büyük alkış aldı.
Protestoya damga vuran ve gerçekleşirse çiftçiye büyük fayda sağlayacak olan bu girişim her kesim tarafından takdirle karşılandı. Sarıgöl Belediye Başkanı Tahsin Akdeniz’in 'gelin hep birlikte yapalım' dediği suma fabrikası çıkışını son derece önemli buluyorum. Akdeniz’in bu çıkışı tüm siyasiler tarafından desteklenip ilçeye ve bölge çiftçisine kazandırılmalıdır.
Bu gelişmeler oldukça kıymetli olurken, gelelim protestoda yaşanan ve eleştirilerin hedefi olan bir diğer olaya. Protesto kapsamında üzüm dolu kelterlerin temsili olarak yola saçılması bir kesim tarafından çokça eleştirildi. Bu tür protestoların bir simgesi haline gelen para etmeyen mahsulün temsili olarak dökülmesi eylemi toplumun bir kesmi tarafından simgeselde olsa pek hoş görülmüyor.
Şahsen bu tür protestolar da meyve ve sebzelerin yererle dökülmesi çöpe atılması veyahut çiğnenmesini doğru bulmuyorum. Temsili olarakta dökülse, tonlarca da dökülse olayın çözümü hiç bir zaman bu olmamalı düşüncesindeyim. Bu tür eylemler amacın dışına çıktımı asıl meseleden çok farklı durumlar ön planda oluyor. Çünkü millet olarak inandığımız değerler neticesinde bu konularda son derece hassasız. Öyle ki ekmek parçasını dahi yerde gördük mü öpüp alnımıza değdirerek saygı edasında bulunan bir milletiz biz. O nedenle bu tür eylemlerde kaş yapayım derken göz çıkartılmamalı. Her ne kadar art niyet aranmasa da bu eylemler toplum tarafından desteklenmiyor.
Netice itibariyle ıskarta üzüm fiyatlarına yönelik yapılan protesto ile çiftçinin mağduriyeti daha güçlü bir şekilde belirtildi. TARİŞ'in de ıskarta üzüm almasıyla birlikte piyasanın hareketlenmesi bekleniyor. Ancak buradan alınması gereken bazı derslerde var. Özellikle Belediye Başkanı Tahsin Akdeniz'in suma fabrikası çıkışını takip etmek ve bu konuda tüm kesimlerin eline altına koymasının bölge halk için bir elzem olduğunun bilinmesi gerekiyor.