Karslıların kürt olup olmadığı merak ediliyor. Kars kürtleri nereden gelmiştir, Karslıların yüzde kaçı kürt, gibi soruların cevapları merak ediliyor. İşte ayrıntılar...

Karslılar Kürt mü?

Kars, çeşitli köklerden ve inançlardan gelen insanların yaşadığı bir şehirdir. Karslılar arasında Kürtler, Azeriler, Terekemeler, Türkler ve başka etnik gruplar vardır. Kars’ın adı da çok eski ve ilginç bir tarihe dayanmaktadır. Milattan önce 130-127 yıllarında burada bulunan Bulgar Türkleri’nin “Velentur” kabilesinin “Karsak” kolundan gelir. Kars’taki Müslümanlar da Şii veya Sünni olabilir. Kars, kültürü ve diniyle zengin bir şehirdir. Bu nedenle Karslılar’ı bir ırk veya mezhep olarak sınıflandırmak yanlış olur.

Kars'ın Kürtleri nereden gelmiştir?

Kars Kürtleri’nin nereden geldiği kesin olarak bilinmiyor, çünkü bu konuda çeşitli kaynaklar ve görüşler mevcut. Ancak, genel olarak şunları söylenebilir:

  • Kars Kürtleri’nin önemli bir bölümü, Birinci Dünya Savaşı’nda Kars’tan Ermenistan’a kaçan Yezidilerin soyundandır. Yezidiler, Kürtlerin bir kolu sayılan, Yezidilik adlı eski bir inanca sahip bir topluluktur.
  • Kars Kürtleri’nin başka bir bölümü de, 18. yüzyılda Gürcistan’a göç etmiş Yezidilerden gelir. Bu Yezidiler, Gürcistan’daki Kürt nüfusunun çoğunu oluşturur.
  • Kars Kürtleri’nin bir bölümü ise, Selçuklu, Akkoyunlu, Karakoyunlu, Safevi ve Osmanlı zamanlarında Doğu Anadolu’ya yerleşmiş Türkmen ve Kürt boylarının torunlarıdır. Bu boylar, bölgenin Türk ve Kürt kültürünü etkilemişlerdir.

Kars'ın yüzde kaçı kürt?

Kars’ta Kürtlerin oranı kesin olarak bilinmiyor. Kaynaklara göre değişiyor. Fakat genelde, Kars’taki insanların yüzde 30-35’i Kürt olduğu kabul edilebilir. Kars merkezde Türkler daha fazla iken, köylerde Kürtler daha fazla. Kürtler başka ilçelerde de var ama az sayıdadır.

Kars'ın eski ismi nedir?

Kars isminin nereden geldiği, kaynaklara bağlı olarak farklılık gösterir. Bazı tarihçilere göre, Karsak adlı Bulgar Türkü oymağı, bölgeye yerleştikten sonra Kars ismini vermiştir. Bazıları ise, Kars isminin Ermenice veya Gürcüce bir kökene sahip olduğunu savunur. Kars, tarih boyunca çeşitli devletlerin ve kültürlerin yaşadığı bir sınır kenti olmuştur.

Kars'ın tarihi

Kars, Türkiye’nin doğusunda Ermenistan ile komşu olan bir şehirdir. Kars ismi, M.Ö. 130-127 yılları arasında Kafkaslardan gelip bu bölgeye yerleşen ve isimlerini buraya veren Karsaklar’dan gelir. Kars, geçmişte Urartular, Persler, Romalılar, Ermeniler, Selçuklular, Moğollar, Osmanlılar, Ruslar ve Türkler gibi çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Kars, aynı zamanda MS 929 ile 961 yılları arasında Ermeni Bagratid Krallığı’nın ve 1918-1920 yılları arasında Güneybatı Kafkasya Cumhuriyeti’nin başkenti olmuş nadir şehirlerden biridir.

Kars’ın en meşhur tarihi yeri Ani Harabeleri’dir. Ani Harabeleri, Kars’ın doğusunda 55 km uzaklıkta Ermenistan sınırı yakınında bulunur ve Ermeniler için kutsal bir yerdir. Ani Harabeleri, 10. yüzyılda Bagratid Krallığı’nın merkezi olarak 100.000 kişilik bir nüfusa sahip olmuş ve “1001 kiliseli şehir” diye anılmıştır. Ani Harabeleri, 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiştir.

Kars’ın başka tarihi yerleri şunlardır:

Kars Kalesi

Kars Kale, Saltuklu Sultanı Melik İzzeddi’nin veziri Firuz Akay tarafından 12. yüzyılda yaptırılmıştır. Kale, Timur’un saldırısıyla yıkılmış, ancak Osmanlı Padişahı III. Murat’ın emriyle Lala Mustafa Paşa tarafından yeniden inşa edilmiştir. Kalede, yapım tarihini gösteren bir kitabe vardır. Kale, 17. yüzyılda iki kez tamir edilmiş, şehre yeni yapılar eklenmiştir.

Karslılar Kürt Mü Kars'ın Kürtleri Nereden Gelmiştir

Kale, 27.000 metrelik dış surlar ve 220 burç ile çevrilidir. Kale, doğu-batı yönünde 250 metre, kuzey-güney yönünde 90 metre boyutlarındadır. Kale, 19. yüzyılda Rus işgali sırasında zarar görmüş, eski halini kaybetmiştir.

12 Havariler Kilisesi

Ermeni-Gürcü kilisesi olarak 10. yüzyılda Kars ve çevresinde hüküm süren Ermeni Bagratuni Krallığı zamanında yapılmıştır. Bu kilise, burada yaşayan Ermeni ve Gürcü halkına ibadet etme fırsatı vermiştir. Kiliseyi Kral Abas yaptırmış ve beş yılda tamamlamıştır. Bu yapı, sadece bir ibadethane değil, aynı zamanda Hristiyanlar için çok önemli olan 12 Havari’yi anmak için de inşa edilmiştir.

Karslılar Kürt Mü Kars'ın Kürtleri Nereden Gelmiştir (1)

1064 yılında bölge Müslümanların eline geçince, bu kilise cami haline getirilmiş ve Kümbet Camii ismini almıştır. Ruslar bölgeyi ele geçirince, cami Ortodoks kilisesine dönüştürülmüştür. 1918 yılında Türkler bölgeyi geri alınca, cami tekrar cami olmuştur. 1964 yılında cami müzeye çevrilmiş ve Kars’taki kazılarda bulunan tarihi eserler burada gösterilmeye başlanmıştır. Bu eski ibadethane, Kars Müzesi olarak da bilinir ve 1981 yılına kadar bu görevini sürdürmüştür. 1993 yılından beri yeniden cami olarak hizmet vermektedir.

Kars Müzesi

Kars, Anadolu’ya gelen ilk kent olarak binlerce yıl boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. İpek Yolu’nda bulunan Anı Harabeleri ve çevresindeki arkeolojik kalıntılar, bölgenin zengin kültür mirasını göstermektedir. Bu mirasın korunması için 1959 yılında Valilik Binası’nda bir Müze Müdürlüğü kurulmuştur.

Karslılar Kürt Mü Kars'ın Kürtleri Nereden Gelmiştir (2)

Sonra, bölgeden gelen eserlerin artmasıyla 1964-1978 yılları arasında Kümbet Camii olarak da tanınan “Havariler Kilisesi” bir müzeye çevrilmiştir. En son olarak, 1978 yılında İstasyon Mahallesi’nde modern bir müze binası inşa edilmiş ve 1981 yılında açılmıştır. Bugün, Kars Müzesi arkeolojik, etnografik ve taş eserlerin yer aldığı saygın müzelerden biridir.

Sarıkamış Katerina Av Köşkü

Sarıkamış Katerina Av Köşkü, 19. yüzyılın sonlarında (1896’da) Rus Çarı II. Nikolay’ın emriyle Baltık üslubunda, doğu-batı yönünde dikdörtgen şeklinde ve üç kısımdan oluşacak şekilde inşa edilmiştir. Kuzeydeki ana giriş kapısı taştan yapılmıştır ve kuzeye ve güneye bakan yarım daire biçiminde ahşap cepheleri vardır. Ana binanın sağında ve solunda, temelleri taş, duvarları ahşap olan ve kuzeyden açılan kapıları bulunan iki katlı ve bodrumlu iki bölüm daha bulunmaktadır. Bu iki bölümün duvarları simetrik olarak çam ağaçlarının birbirine geçirilmesiyle ikişer sıra halinde yapılmıştır.

Karslılar Kürt Mü Kars'ın Kürtleri Nereden Gelmiştir (3)

Ahşap kirişlerin kalınlığı yaklaşık aynıdır ve üst üste ve yan yana geçirilerek monte edilmiştir. Binanın kuzey ve güney cephelerinde üstü üçgen olan 8 büyük ve 4 küçük pencere vardır. Kuzeydeki ana giriş kapısının yanlarında birer sütun ve bu sütunların üzerinde yüksek bir kırma çatı bulunmaktadır. Kuzeydeki ana giriş kapısına ve yan bölümlerin kapılarına merdivenle çıkılmaktadır. Binanın yan cephelerinde de 4 pencere daha vardır.

Taşköprü

Dere İçi Mahallesi’ndeki ars Çayı’nın dar geçidinde, Kale içi Mahallesi ile Sukapı Mahallesi arasında, 1579 yılında Osmanlı Sultanı III. Murat’ın talimatıyla Lala Mustafa Paşa üç kemerli bir köprü inşa ettirmiştir. Köprünün hepsi düzgün kesilmiş bazalt taştan oluşmaktadır.

Karslılar Kürt Mü Kars'ın Kürtleri Nereden Gelmiştir (4)

Daha sonraları yıkılan köprünün bir bölümü, 1725 yılında Karahanoğlu Hacı Ebubekir tarafından restore edilmiştir.

Namık Kemal Evi

Tekirdağ, vatan şairimiz Namık Kemal’in doğduğu ve 1. dönem Tanzimat edebiyatının önemli bir temsilcisi olduğu şehirdir. Namık Kemal’in ailesi İstanbul kökenlidir ve şair 1840 yılında Tekirdağ’da dünyaya gelmiştir. Şairin doğum yeri olan evin çevresindeki eski Tekirdağ evlerinden esinlenerek, onun anısını yaşatmak için Tekirdağ Milli Eğitim Vakfı, İl Özel İdare, Tekirdağ Belediyesi, Namık Kemal Derneği ve diğer bazı kurumların iş birliğiyle bir müze ev inşa edilmiştir. Bu anı evi 1994 yılında ziyarete açılmıştır.

Karslılar Kürt Mü Kars'ın Kürtleri Nereden Gelmiştir (5)

Tekirdağ Namık Kemal Evi; 19. Yüzyıl Osmanlı evlerine benzeyen bir mimariye sahip olan bu ev, büyük bir bahçe içinde yer almaktadır. Evin bodrum katında bir sergi salonu bulunmaktadır. Zemin kat mermerle kaplıdır ve burada Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Namık Kemal’in resimleri, vitrin, Namık Kemal’in kabrinin ve II. French Rakoczi’nin yağlı boya tabloları sergilenmektedir. Ayrıca evin bahçesi geniş tutulmuş ve burada bir seyirlik alan ve açık hava sahnesi vardır.

Ahşaptan yapılmış ve 6 odaya sahip olan evin sofasında da Namık Kemal’in aile üyelerinin fotoğrafları, belgeleri, basında yer alan haberleri ve eski Tekirdağ fotoğrafları görülebilir. Anı evi; Tekirdağ yemekleri, başoda ve yatak odası gibi etnografik unsurlarla donatılmış, ayrıca Namık Kemal’in ve onunla ilgili yazılmış kitapların da evde sergilendiği görülmektedir.