Rüşvet ile irtikap arasındaki fark nedir? İrtikap suçu ne demektir?

Rüşvet ile irtikap arasındaki fark, suçun tarafları, failin durumu ve menfaatin niteliği ile ilgilidir. 

Rüşvet ile İrtikap Arasındaki Fark Nedir?

Rüşvet ve irtikap, genellikle yolsuzluk ve suç bağlamında kullanılan iki farklı terimdir. Her ikisi de ahlaki ve yasal olarak kabul edilemez eylemlerdir ancak aralarındaki fark, bu eylemlerin nasıl ve nerede gerçekleştiği ile ilgilidir.

1. Rüşvet: Bu, bir kişiye, genellikle bir hükümet yetkilisine veya iş yerinde bir pozisyondaki kişiye, belirli bir eylemi gerçekleştirmek veya gerçekleştirmemek karşılığında para veya başka bir değerli şey verme eylemidir. Örneğin, bir iş adamının bir hükümet yetkilisine belirli bir kararı lehine çıkarması karşılığında para vermesi rüşvet olarak kabul edilir.

2. Irtikap: Bu terim, genellikle bir kamu görevlisinin, görevini kötüye kullanarak haksız bir çıkar sağlamak için gerçekleştirdiği eylemi ifade eder. Irtikap, bir kamu görevlisinin görevinin gerektirdiği etik ve hukuki sınırları aşmasıdır. Örneğin, bir belediye başkanının belediye kaynaklarını kişisel çıkarları için kullanması irtikap olarak kabul edilir.

Kısacası, rüşvet genellikle bir kişinin başka bir kişiyi etkilemek için verdiği bir şeydir. Irtikap ise genellikle bir kamu görevlisinin görevini kötüye kullanarak haksız bir çıkar sağladığı bir durumu ifade eder. Her ikisi de etik ve hukuki açıdan kabul edilemez.

Bizim Aile Bak Beyim sana iki çift lafım var arkama bakmam bile şeklinde biten konuşmada hangi kelime geçmez?

İrtikap Suçu Ne Demektir?

İrtikap suçu, Türkiye'deki ceza hukukunda belirli bir durumu tanımlayan bir terimdir. İrtikap, genellikle bir kamu görevlisinin, görevini kötüye kullanarak haksız bir çıkar sağlamak için gerçekleştirdiği eylemi ifade eder.

Türk Ceza Kanunu'nun 250. maddesinde irtikap suçu aşağıdaki şekilde tanımlanır:

"Kamu görevlisinin, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanarak, kendisi veya başkası için bir yarar sağlamak amacıyla hareket etmesi hâlinde, iki yıldan on iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."

Yani, bir kamu görevlisinin görevinin getirdiği etkisini kötüye kullanarak, kendisi veya başka birisi için bir çıkar sağlaması durumunda bu eylem irtikap suçu olarak kabul edilir. Örneğin, bir kamu görevlisinin, kamu ihalelerini belirli bir kişi veya şirketin lehine yönlendirmek için pozisyonunu kullanması irtikap suçu kapsamına girebilir.

Bu tür suçlar genellikle yolsuzluk ve kamu malının kötüye kullanılması bağlamında ele alınır ve ciddi hukuki sonuçlara yol açabilir. Bunlar, suçu işleyen kişinin hapis cezası almasına ve kamu görevinden men edilmesine kadar gidebilir.

Rüşvet Suçu Nasıl Tanımlanır?

Rüşvet suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 252. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, "Görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapması veya yapmaması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, bir kamu görevlisine veya göstereceği bir başkasına menfaat sağlayan kişi, dört yıldan on iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."1 şeklinde tanımlanmıştır. Rüşvet suçu, kamu idaresinin güvenirliğine ve işleyişine karşı işlenen çok failli bir karşılaşma suçudur. Bir tarafta rüşvet veren gerçek kişi, diğer tarafta rüşvet alan kamu görevlisi bulunur. Rüşvet veren ve alan, aynı amacın gerçekleşmesini hedeflemektedirler. Rüşvet suçunun oluşması için, kamu görevlisinin elde ettiği menfaatin belli bir amaca yönelik olması gerekir. Başka bir ifadeyle, haksız menfaatin, hukuki olmayan bir işin yapılması ya da yapılmaması amacıyla temin edilmiş olması gerekir. Rüşvet suçunda menfaat maddi veya manevi olabilir.