Aslen Sarıgöllü olan fakat Almanya’da yaşamını sürdüren Badruk ailesi, kendisini medyumcu olarak tanıtan Serkan Önder ile yollarının kesişmesi sonucu başına gelmeyen kalmadı.
İş kadını olan Nurcan Badruk, cinci Serkan Önder ve eşi Süreyya Önder’in büyü bozma vaadiyle 10 yılda tam 5 milyon Euro dolandırıldı.
Almanya’nın Münih şehrinde yaşayan Nurcan Badruk, 2011 yılında tanıştıkları Önder çiftine bir zaman sonra büyü bozma vaadiyle para ödemeye başladı. 2021 yılına kadar devamlı olarak ödeme yapan Nurcan Badruk, Serkan Önder tarafından kendisine para gönderdiğini kimseye söylememesini aksi takdirde büyünün eşi ve çocuklarına zarar vereceği konusunda tehdit edildi.
Bunun üzerine korkan Nurcan Badruk, mücevheratlarını dahi satarak gizli gizli para ödemeye devam etti. Son olarak kendisinden 500 bin TL daha isteyen Serkan Önder’e artık parasının kalmadığını söyleyen Nurcan Badruk’un telefon konuşması kızı tarafından fark edilmesiyle olay deşifre oldu.
Olan bitenden haberdar olan Badruk ailesi yaşananlar karşısında şok yaşarken, eşinin psikolojik istismara uğradığını gören Adil Badruk, olayı yargıya taşıdı.
Serkan Önder, olay sonrası memleketi Ordu’ya dönerken, Badruk aileside hem Almanya’da, hem de Türkiye’de mahkemeye başvurdu.
Nurcan Badruk’un eşi Adil Badruk, cinci Serkan Önder’in eşine yaptığı psikolojik istismar sonucunda servete kavuştuğunu, Önder’in Ordu’da aldığı evleri de bu paralarla aldığını, Almanya’da bulaşık ve havuz yıkayarak geçimini sağladığını ileri sürdü.
Cinci Serkan Önder’in avukatı ise müvekkiline yönelik sarf edilen servet iddialarını; ‘’20 yıl Almanya’da çalışan ve emeklilik hakkına kavuşan birinin Türkiye’ye döndüğünde belli bir miktar birikimi olması çok normal’' cümleleriyle savundu.
Alman mahkemesi olay sonucu Badruk ailesini haklı bularak Önder çiftinin 1 milyon 165 bin TL’yi Badruk ailesine ödemesine, 2.7 milyon TL’nin de zaman aşımına uğradığını hükmetti.
Almanya ve Türkiye’nin anlaşma gereği ihtiyati haciz kararının alınmasının an meselesi olduğu dava için konuşan Badruk ailesi, benzer mağduriyeti yaşayanları da cesaretli olmalarını isteyerek, mücadeleye davet etti.