Hataylı Abdullah Cila 1995 yılından beri tarihi obje, plak ve müzik aleti biriktiriyor. Lise yıllarında başlayan antika merakı, onu geçmişe gitgide daha da bağlamış. Tarihi objelerin ve elbiselerin koleksiyonunu yapan Cila, zamanla bir at da edinmiş ve günlük seyahatlerini atıyla yapmaya başlamış. Bölgede "Kara Murat" olarak da tanınan Cila, vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşıyor.

A W245160 04

Denizciler Mahallesi'nde yaşayan Cila, nostalji müzik aletleri ve plak çalarlara olan tutkusunu anlatıyor: Yaklaşık 1995 yılından bu yana nostalji müzik aletlerine ve plak çalarlara hevesim olduğu için böyle bir odada biriktirmek istedim. Nostalji ve kültüre bağlı yaşamak adına tabii ki. Daha öncelerden sanatçıların plaklarını koleksiyon haline getirdim. 6 Şubat depreminde oldukça hasar aldı kullanmış olduğum taş plaklar, sandıkta saklamayı becerdim ama diğer aletlerimin birçoğu hasar aldı. Kırıldı geri tamir edip yerine koyduk ama eski tadında kalmadı. Koleksiyonumuz yıllardır devam ediyor. 1926 model gramofonu yanılmıyorsam Manisa'dan bir arkadaştan almıştım. Yaklaşık bundan 10 yıl önce orijinal bir şekilde çalıyor, dinliyoruz gramofondan çalan şarkı sanatçı sanki yanımızda gibi hiç elektriğe hiç kayda girmemiş. Ses olduğu için kurma kollu olduğu hiç elektrik olmadığı için zembereğiyle çalışıyor tamamen şeklinde konuştu.

A W245160 02

İş adamından örnek girişim: Kendi elektriğini üretmeye başladı! İş adamından örnek girişim: Kendi elektriğini üretmeye başladı!

"Ben iş yerine bile atımla gittim"

Yaklaşık 5 yıldır birçok yere atıyla gittiğini dile getiren Abdullah Cila, "At hevesi de var bizde. Atalarımız, dedelerimiz yine ata bindikleri için bende de ayrı bir hobi ayrı bir zevk. Yani mutlaka bir atım olmalı dedim, atıma binmeliyim ve koşturmalıyım dedim. Cüneyt Arkın gibi tarihteki filmler ya da Yeşilçam filmlerindeki gibi ata biniyorum. Çok zor da değil yani bir ata binmek, bir ata bakmak. Benim çok hoşuma gidiyor. Kültürümüzü yaşatmak adına geçmişte yapılan ya da spor adına atın üstünde ok atmak. Bunların hepsi hoşuma gittiği için bu benim ayrı bir hobimdir. Yaklaşık 5 yıldır atım bende, Denizciler'de besliyorum ve bütün bakımını kendim yapıyorum. Beni bölgede birçok insan tanıyor. Hatta atı gördüklerinde 'atlı amca geldi, atlı sipahi geldi' ya da 'Kara Murat, Malkoçoğlu geldi' gibi böyle bize bir isim takıyorlar. Çok güzel bir şey ben iş yerine bile atımla gittim. Ben bir taşıta, bir arabaya binmekten ziyade ata binmeyi daha çok seviyorum." dedi.

A W245160 06

Mahalle sakinlerinden tam not

Denizciler Mahallesi'nde yaşayan 66 yaşındaki Rıfat Kara ise Cila için şu ifadeleri kullanıyor: "Bence Abdullah Cila, Denizciler'i tanıtan en güzel bir örnek. Harika müzesiyle, atıyla, sazıyla, sözüyle ve davranışıyla dört dörtlük bir insan."

Kaynak: İHA