Denizli’de çocukluk arkadaşı olan Oğuzhan Etiler ve Mehmet Köseoğlu Türkiye’de ilk bir ilke imza atarak topraksız dikey tarım safran üretim tesisi kurdu. Gram bazında satılması nedeniyle kırmızı altın olarak anılan safran tıp alanından gıda sanayisine kadar pek çok alanda kullanılıyor.
Tarihte seçkin kumaşların boyanmasında da kullanılan safran günümüzde ise organik gıda boyası ve tıp alanında kanser ve mutasyon önleyici özelliğinden dolayı kullanılıyor.
İki arkadaşım kurduğu safran tesisinde hasat heyecanı yaşandı. Safran haşatını ziyaret eden Tarım ve Orman İl Müdürü Şakir Çınar’a bilgi veren işletme sahipleri, “Milli ekonomik menfaatlerimizi önceleyerek, katma değeri yüksek her ürünü, sürdürülebilir tarım stratejileri ile globale taşıma niyetimiz var bu nedenle, çalışmalarımızı büyüterek 5 milyon dolar yatırım hedefimiz mevcut.
Bir zamanlar önemli bir safran ihracatçısı olan ülkemizde son yıllarda üretim yok denecek kadar azalmış durumda. Dünya piyasalarında İran’ın hakimiyeti var. Hindistan, Yunanistan ve İspanya önemli üretici ülkeler. Ülkemizde de son yıllarda yaygınlaştırılmaya çalışılan safran önce iç pazarda değerlendirilip, belli bir üretim seviyesine ulaşınca dış piyasalarda pazar bulma imkanları araştırılmaktadır” dedi.
“İthal edilen 100 bin adet safran soğanından çiçekler çıkmaya başladı”
Bu yıl 100 bin safran soğanının ithal edildiğini belirten İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir ÇINAR; “Baklan ve Pamukkale ilçelerimizde tarlalarda az miktarda üretimi yapılan safranın kontrollü şartlarda topraksız tarım yöntemi ile de üretimi yapılmaya başlandı. Bu yıl ithal edilen 100 bin adet safran soğanından çiçekler çıkmaya başladı. Her sabah açan safran çiçeklerinin toplanması ile başlayan bu zevkli uğraşı hava şartlarına göre 10-15 gün sürüyor.
Safran çiçeğinin içerisinde bulunan 3 parçalı kırmızı renkli dişi organlar ayıklanarak kurutulup satışa sunuluyor. Çok yıllık bitki olan safrandan 3-4 yıl ürün alınabilmektedir” ifadelerini kullandı.