Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası Millete Sesleniş konuşmasını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarında en öne çıkan noktalardan birisi de ekonomik gelişmeler hakkında söyledikleriydi.
2025 bütçesinin en temel vasfının Türkiye’nin 22 yıllık kazanımlarını perçinleyen, yatırımları, ekonomik istikrarı ve sosyal refahı önceleyen bir bütçe olması olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Gerek Cumhurbaşkanı Yardımcımız, gerek Hazine ve Maliye Bakanımız bütçenin detaylarını ve hedeflerini derli toplu bir şekilde anlattılar. 2025 yılı bütçesine 'halkın bütçesi değil' diyenlere sadece şu rakamları hatırlatmak istiyorum. Mayıs ayında başlayan dezenflasyon süreci inşallah 2025 yılında ivmelenerek devam edecek.
Rekabet kurallarını ihlal ederek veya söylentiler yayarak enflasyonu körükleyen fırsatçılarla mücadelemizde yeni yılda daha kararlı olacağız. 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak, son iki yıldır hep gündemimizin ilk sırasındaydı. 2023 ve 2024 yılında bu amaçla günümüz fiyatlarıyla toplam 2,6 trilyon lira para harcadık. Yani bugünkü kurla 75 milyar dolarlık harcama yaptık” değerlendirmesini yaptı.
Deprem yatırımlarının gündemlerindeki yerini 2025 yılı bütçesinde de koruduğunu vurgulayan Erdoğan, ”Deprem bölgesini inşa ve ihya faaliyetlerimiz kapsamında toplam 584 milyar lira ayırdık. 'Deprem turistleri' ne yaparsa yapsın, biz en son hak sahibi vatandaşımız da güvenli yuvasına ve ticarethanesine kavuşana kadar durmadan, dinlenmeden çalışacağız” açıklamasını yaptı.
“Sosyal yardımlar için ayırdığımız rakam 651 milyar liradır”
2002’den beri hazırladıkları tüm bütçelerde sosyal devlet ilkesini hayata geçirmeye özel önem verdiklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Halkın kaynaklarını, 'toplumun çeperlerinden' başlayarak halkımızın tamamı için kullandık. 2025 yılında da ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı gözetmeyi sürdüreceğiz. Bu kapsamda sosyal yardımlar için ayırdığımız rakam 651 milyar liradır. Enerjide vatandaşımıza verdiğimiz destekleri emeklilerle olan buluşmamızda genel hatlarıyla paylaşmıştım.
2002 yılında asgari ücretli bir kardeşimiz evinde kullandığı 200 kilovatsaat elektrik için aylığının yüzde 20’sini, 100 metreküp doğalgaz için ise yüzde 26’sını ayırmak mecburiyetindeydi. Bugün aynı miktar elektrik için aylığının yüzde 2,4’ünü; doğalgaz için de yüzde 5,6’sını ayırması yeterlidir. En düşük emekli aylığı alan vatandaşımız 2002’de elektriğe maaşının yüzde 15,3’ünü, doğalgaza yüzde 19,3’ünü harcıyordu. Şimdi bu oranlar elektrikte yüzde 3,3’e, doğalgazda yüzde 7,7’ye geriledi” şeklinde konuştu.
2024 yılında vatandaşların her 100 liralık doğalgaz faturasının 65 lirasını, 100 liralık elektrik faturasının 60 lirasını üstlendiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Enerji desteği olarak 2025 yılında bütçede 472 milyar lira kaynak tahsis ettik. 'Suyun fiyatını indireceğiz' vaadiyle göreve gelip, son 5 yılda suya yüzde 1000’in üzerinde zam yapanlar, özellikle bu söylediklerimizi mahcubiyetle not etmelidir. Birçok şehrimizde vatandaşlarımızın su faturaları, elektrik faturalarından daha yüksek geliyor. Bunun takdirini milletimizin yaptığına ve yapacağına inanıyorum” dedi.
Diğer başlıklarda da vatandaş odaklı bir anlayışla bütçeyi şekillendirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”2025 bütçemizde istihdama ve üretime 2,6 trilyon liradan fazla bir kaynak ayırdık. Yatırımlar için tahsis ettiğimiz tutar ise 1 trilyon 568 milyar liradır. 2025 yılı boyunca da çiftçimize, esnafımıza, sanayicimize, ihracatçımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
"2025 yılının muhalefet zihniyetinde ve tarzında asgari düzeyde de olsa bir iyileşmeye kapı aralamasını ümit ediyoruz"
“Bizim 22 yıldır durduğumuz yer bellidir: Biz kaderini, ülkenin ve milletin kaderiyle özdeşleştirmiş bir hükümetiz” diyen Erdoğan, muhalefeti eleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmak için çıktığımız bu yolda tam 22 yıldır sendelemeden yürüyoruz. Bundan sonra da bu çizgimizde en ufak bir değişiklik olmayacak. Burada yaşadığımız bir hayal kırıklığını da ifade etmek zorundayım. Biz, istiyoruz ki dünya ve Türkiye değişirken, muhalefet partileri de kendini değiştirsin, yenilesin, güncellesin.
Hadi zihniyet değişmiyor, bari en azından üslup değişsin, tarz değişsin, söylem değişsin. İktidara geldiğimiz günden bu yana hep böyle bir muhalefet özlemi içinde, böyle bir muhalefet arayışı içinde olduk. Hatta bu samimi temennimizi çeşitli vesilelerle yüksek sesle dile getirdik. Ancak her defasında muhalefete dair acı gerçeklerin sert duvarına çarptık. Dünyayı takip eden, gelişmeleri doğru okuyan, ülkeye ve millete ufuk çizen, hepsinden öte sözünün ağırlığı olan bir muhalefet, henüz ülkemizde neşvünema bulmadı” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bütçe görüşmelerinde yaşananlar üzerinden muhalefete tepki gösterdi. Erdoğan, ”Muhalefet, daha önceki görüşmelerde yaptığı gibi maalesef 2025 bütçesi görüşmelerinde de katkı sunmak, yapıcı eleştiride bulunmak yerine görüşmeleri sabote etmeyi, kışkırtmayı, Komisyon aşamasından Genel Kurul’a kadar tüm süreci terörize etmeyi tercih etmiştir.
Son bütçe görüşmelerinde de afaki söylemler, ucuz polemikler, buram buram provokasyon kokan açıklamalar dışında hiçbir şey göremedik. Yıllar geçiyor, isimler değişiyor, liderlik koltuğunda oturanlar değişiyor ama muhalefetin siyaset tarzında zerre miskal tekâmül yaşanmıyor. Böyle gelmiş, ama artık böyle gitmesin diyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”2025 yılının muhalefet zihniyetinde ve tarzında asgari düzeyde de olsa bir iyileşmeye kapı aralamasını ümit ediyoruz. Strateji ve Bütçe Başkanlığımız ile Hazine ve Maliye Bakanlığımız başta olmak üzere bütçe ve kesin hesap kanunu tekliflerinin hazırlanmasında emeği geçen tüm kamu kurum ve kuruluşlarını tebrik ediyorum.
AK Parti Grubumuz ile Cumhur İttifakı ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Grubu'na, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye bütçe görüşmelerindeki dirayetli duruşları dolayısıyla şükranlarımı sunuyorum. Yasama aşamasında teklifleri, tenkitleri, değerlendirmeleri ile bütçe sürecine katkı veren tüm milletvekillerimize de teşekkürlerimi iletiyorum“ diye konuştu.
"Ekonomi programımızın olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde birçok alanda daha fazla göreceğiz”
Merkez Bankası rezervlerinin düzenli olarak arttığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Brüt rezervlerimiz geçen hafta 163,5 milyar dolara çıktı ve şimdiye kadarki en yüksek seviyeyi gördü. İstihdam tarafı da hamdolsun oldukça iyi gidiyor. Son bir senede istihdam 1 milyon kişi arttı, işsizlik oranı yüzde 8,8’e düştü. 2025 yılında da Türkiye’yi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla kaliteli büyütme stratejimizi uygulamaya devam edeceğiz. Ekonomi programımızın olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde birçok alanda daha fazla göreceğiz.”