Ülke gündemini takip eden herkes Ayhan Bora Kaplan üzerinden bir operasyon yapıldığında hemfikir. Lakin operasyonu kimin kime yaptığı belli değil. Operasyonlar ilk patlak verdiğinde bile Devlet Bahçeli bir önceki açıklamasını sonra yaptığı açıklama ile düzeltme ihtiyacı duymuştu. 

Mafyaya ve terör örgütlerine karşı başarılı operasyonlar yapan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya şimdi ne hikmetse hedefteki isim oldu. Tv programlarında yapılan yorumlar ve gazete köşelerinde görüşlerini açıklayan muharrirler yaptıkları açıklamalar ile gözlerin yeniden Süleyman Soylu'ya çevrilmesine neden oldu. 

Malumunuz, 8 yıl İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan ve seveni kadar sevmeyenide bulunan Süleyman Soylu geçen yıl yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra koltuğu Ali Yerlikaya bırakmıştı. Bakanlık koltuğuna oturur oturmaz organize suç örgütlerine karşı operasyonlar yapacağının sinyalini veren Bakan Yerlikaya hemen hemen her kesimin takdirini kazanmaya başladı.

Bakan Yerlikaya, yapmış olduğu icraatlerle gerçekten bir çok terör örgütü ve organize suç çetelerine karşı büyük başarı elde etti. Organize suç orgütleri üzerine ciddiyetle gitti. Hatta bazı çevreler Ayhan Bora Kaplan'ın başında bulunduğu örgüte karşı yaptığı  cesur adımlardan ötürü, "Yerlika'ya, Süleymen Soylu'nun geride bıraktıklarının hesabını soruyor" minvalinde açıklamalar bile yapmıştı. İster orasından bakın, ister burasından bakın Bakan Yerlikaya bugüne kadar üstlendiği görevi başarıyla yerine getirdi. 

Ancak eski İçişleri Bakanı Süleyman soylu'ya yakınlığı olduğu iddia edilen suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan'ın, 6 Eylül 2023'te yurt dışına çıkmak isterken havalimanı girişinde yakalanması pek çok şeyi değiştirdi gibi görünüyor. Çünkü Ayhan Borak Kaplan'ın yalnızca Süleyman Soylu ile değil aynı zamanda MHP ile de yakınlığı olduğu iddia ediliyordu. İddialar doğru mu, yoksa yanlış mı? işin bu boyutuna girmeyeceğim. Ama fotoğrafta, ülkücü yapılanmanın, Kaplan'a yapılan bu operasyonu içine sindiremediği flu bir şekilde görünmekte. 

Bunu nereden çıkarıyoruz, Ayhan Bora kaplon olayında Serdar Sertçelik'in itirafçı olarak çıkıp anlattıklarından tabiki.  31 Mart yerel seçiminden sonra Türk Siyaseti'nde bir çok taşın yeri değişti. CHP ilk defa Ak Parti'nin önünde seçimi tamamlayarak Türkiye'nin en çok oy alan partisi oldu. Durumu gören Cumhurbaşkanı  ve Ak Parti Genel Başkanı Erdoğan siyasette yumuşama hamlesi yaparak CHP lideri Özgür Özel birebir görüştü. Tabiki bu durum MHP tarafından hoş karşılanmadı. 

Ruslara ait olduğu söylenen bir söz var. Tam da bizim bu anlattıklarımızla bire bir örtüşüyor. "Ayıyı dansa kaldırırsan, dansın ne zaman biteceğine sen değil ayı karar verir. Aynen böyle de oldu. Durumdan oldukça rahatsız olan MHP yönetimi, "Durun bakalım ne oluyoruz" dedi adeta. 

MHP'yi zora sokak Sinan Ateş cinayetinde bütün işaretler MHP'yi göstermesine karşın, olaydan 16 ay sonra hazırlanan iddianamede tek bir cümleyle bile örgütsel bağlantı kurulmaması, bir çok kesim tarafından MHP'nin gücünün büyüklüğüne bağlandı.  

31 Mart seçimlerinin üzerinden bir ay geçmesine rağmen birbiriyle görüşmeyen Erdoğan ve Bahçeli son gelişmeler üzerine bir hafta içinde iki kez bir araya geldi. MHP liderinin ikinci kez Erdoğan'la görüşmesinin ardından Ayhan Bora Kaplan operasyonunu yapan polis ekibi gözaltına alındı darbe teşebbüsü iddiasıyla gözaltına alındı. Son olarakta geçtiğimiz gün Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan ve Komiser Ufuk Gültekin'inde aralarında olduğu 7 kişi tutuklandı. 

Şimdi Ayhan Bora Kaplan'ın yakalandığı zamana gidelim ve hafızalarımızı biraz yoklayalım. Bu operasyondan sonra polisleri ilk arayıp kutlayan kim olmuştu. Tabiki Bakan Yerlikaya. Cumhurbaşkanı Erdoğan yaşanan gelişmeler üzerine geçtiğimiz hafta içinde bir gece yarısı MİT başkanı İbrahim Kalın ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'u Beştepe Sarayına çağırdı. Ancak operasyonu yapan polisler İçişleri bakanına bağlı olmasına rağmen Ali Yerlikaya bu toplantıya çağrılmadı. 

Buradan şöyle bir çıkarımda bulunabiliriz. Operasyonlar İçişleri Bakanlığı bünyesindeki polisler tarafından yapıldığına göre Bakan Yerlikaya başında bulunduğu kuruma tam olarak hakim değil demektir. Televizyondaki bir çok tartışama programında rast gelmişinizdir. Ankara'da emniyet içinde Süleyman Soylu ekibi ile Ali Yerlikaya ekibi arasında bir çekişmenin var olduğu hemen hemen her platformda dillendiriliyor.  

Cunhurbaşkanı Erdoğan'ın Ak Parti grup toplantısında, "Yorulan, motivasyonunu yitiren arkadaşlarımızı kardeşlik hukukumuzu koruyarak dinlenmeye alacağız. Yeni, heyecanlı arkadaşlarımızla kadromuzu güçlendireceğiz"açıklamasından sonra Ali Yerlikaya'nın görevden alınması bu saatten sonra kimseyi şaşırtmamalı. Artık bundan sonra merak edilecek tek şey, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın o makama kimi uygun göreceği olmalıdır.