Bu gün sizlerle siyasetten ve ekonomiden uzak bir kanu hakkında birlikte oalcağız. Malumunuz Ağustos ayındayız ve ilimizin en önemli gelir kaynaklarından biri olan üzümün hasat dönemi. 

Her hasat dönemi çiftçinin bayramıdır aslında. Bir yıl emek verdiği, gözü gibi baktığı, bazen uykusuz kaldığı, bazen yorgun düştüğü ama aşkla şevkle yetiştirdiği üzümün hasat edilme, verdikleri uğraşların parasal karşılığını görme zamanı gelmiştir. 

Ama gelin görünki şimdiye kadar çiftçinin yetiştirdiği ürünü ederinde sattığına şahit olamadık. Çiftçilerin ekseryeti bedenen yorgun olduğu kadar ekonomik olarakta yorgundur. Mazotuydu, işçiliğiydi, zirai mücadeleseydi, ailenin geçimi derken bir yıldır cebinden para harcayan çiftçi ekoenomik olarakda uzatmaları oynamaktadır. 
Bunu iyi bilen tüccarlar ya da üzüm alıcıları malesef üreticinin malını alırken hakkaniyetli davranmamakta. Tüccar, haliyle alışverişe ticaret gözüyle bakmakta. Ne kadar ucuza alabilirse o kadar fazla kar elde edecek. Çiftçi, bi taraftan işçi yevmiyelerini ödeyecek diğer taraftan zirai ilaç bayisi ile hesap görecek para lazım. İster istemez boynunu büker ve tüccarın dediği fiyattan üzümünü satmak zorunda kalır.

Bu kader mi? tabiki değil, Çiftçiyi ve ürününü korumak için kooperatif kurulmuş. Hepinizin bildiği gibi TARİŞ bu amaçdoğrultusunda 21 Ağustos 1915 yılında kurulmuş. Dikkat edin 21 Ağustos 1915. Yani kuruluşu Türkiye Cumhuriyeti'nden bile  eski. Ancak gelin görün ki bu köklü kooperatif şimdilerde, çiftçinin derdine derman olmaktan baya uzak. Bunu nedenlerine girmeyeceğim tabiki burada. Yeni çıkarılan yasalarla kolu budağı doğranan köklü bir geçmişe sahip koca TARİŞ kooperatifi gelinen son noktada fiyat dahi açıklayamaz noktaya gelmiştir. Eskiden TARİŞ kuru sezon başlamadan  kuru üzüm alım fiyatını açıklar piyasanın oluşmasında belirleyici bir rol alırdı. Ama şimdi avans fiyat açıklamaktan öteye bir şey yapamıyor. Kaldı ki bunu da yapması gerekeli zamanın çok sonrasında yapıyor. Burada, insan "üretici bile bile tüccarın insafına mahküm mu ediliyor?" diye sormadan da edemiyor. 
Birde Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) var. Çiftçinin ürününü alıp piyasayı regule eden bir fiyat istikrarının oluşmasını sağlayan en önemli devlet kuruluşlarından biri. Görüştüğüm bir çok üzüm üreticisi TMO'dan şikayetçi. Geçtiğimiz yıllarda açıklanan fiyat üzerinden hiç alım yapmamış. 10 mumara kelitedeki üzüme bile 8 numara değer biçmişler. Bu da şu anlama geliyor. Geçtiğimiz yıl üretici elindeki 10 numara üzümü 28 liraya satması gerekirken, 20 liraya anca satabiliyor. Kaldı ki TMO'da alım fiyatlarını çiftçi ürününü hasat ettikten çok sonra açıklıyor. Zamanında açıklanmayan üzüm fiyatı inanın çiftçi için çok bir şey ifade etmiyor. Çünkü üzüm üreticisi bir an an önce ürününü satıp borçlarını kapatıp faiz belasından kurulmayı düşünüyor. 

Bir de yaş üzüm üreticisinin elinde kalan çıkma üzümler var. Geçtiğimiz yıl sezonu 3,5 liradan kapatan çıkma üzüm bu yıl yeni sezonu kaçtan açtı dersiniz? Fazla merakta bırakmadan hemen söyleyelim; 3,5 lira. Yaklaşık bir hafta sonra bu fiyat 4,25 lira oldu. Üreticinin, geçen seneye göre mazotu, gübresi, zirai ilacı, işçiliği velhasılı gideri yüzde 300 artmış ama ürününüdeki artış oranı yüzde 25. Yazıktır, günahtır. Çıkma üzümlerin satılabileceği tek fabrika var. Alaşehir de bulunan eskinin TEKEL Suma Fabrikası, yeninin MeyDiageo fabrikası. Dönemin Maliye Bakanı Sümer Oral'ın gayretleriyle 1995 yılında kurulan fabrika. Kurulduğu yıllarda, gerek kuru gerekse yaş üzüm alımları ile zorda kalan çiftçinin imdadına koşmuştu. Ancak, 2004 yılında TEKEL'in Alkollü İçkiler Sanayii ve Ticareti A.Ş isimli bölümü adı altında Nurol, Limak, Özaltın, Tütsab konsorsiyumuna 292 milyon dolara satıldı. O zaman geleceği okumakta zorluk çeken çiftçi bu satışa sesini çıkarmamıştı. Gerçi bazı çevrelerden satılmaması, satılacaksa çiftçilere satılması  gerektiği yönünde itirazlar olmuştu. Ancak bu itirazlar tabandan destek görmediği için çok cılız kalmıştı. 

Belki çiftçi o zamanlar yapması gerekenleri yapmış olsaydı, aleyhine olan gelişmeleri protesto etseydi şimdi bu durumda olmayabilirdi.